
✍️ Yusuf’un Kaleminden
Hayat hepimize farklı mücadeleler sunar. Kimi zaman sevdiklerimizi, kimi zaman kendimizi savunmak zorunda kalırız. Ben de bu romanı tam da bu noktadan yola çıkarak yazdım. “Benim Adım Yusuf – Yaşam Kazanılmış Bir Kavgadır” sadece bir roman değil, kendi iç sesimi, yaşanmışlıklarımı, gözlemlediklerimi ve duyumsadıklarımı bir araya getirdiğim içten bir anlatı.

Romanın merkezinde Yusuf adında sıradan gibi görünen ama iç dünyasında büyük savaşlar veren bir adam var. Çocukluk travmaları, yoksulluğun kıyısında büyüyen bir bilinç, gençlikte tutunacak bir dal ararken karşılaştığı hayal kırıklıkları ve nihayetinde hayata tutunma çabası… Yusuf, sadece bir karakter değil. O; bu topraklarda doğmuş, büyümüş, sistemin dışında bırakılmış, görmezden gelinmiş ama pes etmemiş milyonların sesi.
Roman boyunca, Yusuf’un hem dış dünyayla hem kendi içindeki boşlukla verdiği mücadeleye tanık oluyorsunuz. Onun hikâyesi aslında hepimizin hikâyesi. Mahalle aralarındaki çocuk çığlıklarından, annelerin sessiz dualarına, sokak lambalarının altında kurulan hayallerden, yıkılan umutlara kadar bu roman, hayatın tüm kırılgan yanlarını içinde taşıyor.
Bu kitabı yazarken amacım büyük laflar etmek, toplumun yarasına “edebi” bir dokunuş yapmak değil. Tam tersine, sessiz olanı duymak, görünmeyeni göstermek istedim. Her satırı, gerçek duygularla, hayatın içinden beslenerek yazıldı. Kimi zaman Yusuf’un gözyaşlarında boğuldum, kimi zaman onun direnişinde umut buldum. Yazarken de okurken de kendimi onun yerine koymakta zorlanmadım çünkü bir yanım zaten hep Yusuf’tu.
Gelen ilk yorumlar, okurların bu duyguyu hissettiğini ve romanla gerçek bir bağ kurduğunu gösterdi. Belki de bu, bir yazarın en büyük kazancı. İnsanlara yalnız olmadıklarını hissettirebilmek…
Bu roman bir son değil, aksine bir başlangıç. Yusuf’un hikâyesi burada bitmiyor, çünkü her gün yeni bir Yusuf doğuyor bu hayatta. Umudunu kaybetmeyen, hayatla kavga etmeyi bilen, düşse de yeniden ayağa kalkabilen yeni Yusuflar…
Benim hikâyem onların hikâyesi. Bu kitap onlara, bize ve bizi unutanlara bir hatırlatma.
Çünkü ben inanıyorum:
Ben Hep 8 Yaşında Kaldım.
Yaşam, kazanılmış bir kavgadır.